Osmanlı İmparatorluğu’nda Nüfuz Mücadelesi
Anadolu-Bağdat demiryolu ile Hicaz demiryolu devasa bir şebekenin parçaları olarak kabul edilebilir. Nitekim Abdülhamit için her iki demiryolu her ne pahasına olursa olsun bir an önce bitirilmesi gereken bir bütündü. Sultan, Anadolu Demiryolu Şirketi Genel Müdürü Kurt Zander’e, demiryolu aracılığıyla İstanbul’dan kutsal kent Mekke’ye ulaşma isteğini kalbinde hissettiğini söylemiş, bu nedenle ondan en kısa zamanda her iki demiryolunu birleştiren bir bağlantı hattı inşa etmesini istemişti.
Anadolu-Bağdat Demiryolları, Osmanlı-Alman ilişkilerinin lokomotifi; Deutsche Bank’ın Anadolu’da ilk demiryolu ayrıcalığı elde ettiği 1888 yılı ise lokomotifin hareket tarihi olarak kabul edilebilir. Almanya’nın Osmanlı İmparatorluğu’ndaki varlığı bu olayla birlikte somut olarak kendini hissettirmeye başlamıştır. Murat Özyüksel, 1888 öncesi yapılan demiryollarının ardındaki toplumsal dinamikleri de araştırmış, böylelikle Anadolu demiryolunun doğuş koşullarını göstermeye çalışmıştır.